6 Nisan 2012 Cuma

Ben gidiyorum,kilitlendim zamana,şimdi gitme vakti gittiğim yerleri anlatma vakti..

..ne kadar uzaklara gitsem,çokşey  biriktirdiğimi farkettim, ne buradakileri burada bırakabiliyor, ne de gördüklerimi almadan geri gelebiliyorum...işte nereli olduğumu bulamadığımdan henüz; kısaca dünyalıyım diyebilirim kendimle ilgili...bugün ayrılıyorum bu şehirden,evimden,alışkanlıklarımdan..hayalim yoktu bu şehirde gelecekle planlarım,geçiciydi biliyordum ama işte alışkanlıklar nefes alınışları...gitmem lazım..yeni başlangıçlara merhaba demem lazım..

26 Mart 2012 Pazartesi

İstanbul deyince aklıma bir masal gelir...

İstanbul deyince aklıma martı gelir
Yarısı gümüş,yarısı köpük
Yarısı balık yarısı kuş
İstanbul deyince aklıma bir masal gelir
Bir varmış,bir yokmuş


Bedri Rahmi Eyüboğlu


   Güzel yemekler yiyorum bugünlerde,güzel insanlar görüp konuşuyorum,sevdiklerimin ,kızlarımın,eşimin,gözlerinin içine bakıyorum,sarılıyorum,öpüyorum,kokluyorum...birlikte yeni bir başlangıçta mutlu olmak için,gerçek olduğuna inanmak için.
ŞÜKREDİYORUM
Şükreden insan mutlu insandır.Beni seven ve destekleyen bir ailem,annem,babam,ablalarım,eşim ve arkadaşlarım var.
Başımın üstünde bir çatı,soframda sıcak yemeğim var
Ayaklarım var ve yürüyebiliyorum,gözlerim var görebiliyorum,ellerim var tutabiliyorum,yediğim şeylerin tadını alabiliyorum,doya doya nefes alabiliyorum.sağlığım var çok şükür..
Şimdi eşimin ve benim yapmayı sevdiğimiz yeni bir işimiz var.benim yolum uzun olsada Mustafa yr.doçent olarak üniversiteye,bir çok insanın hayatına kalbine dokunacağı yeni bir işi,benim ise yeni dönemde doktora yapacağım bir üniversite.Üç senelik bir serüvene geçiş.
Şimdi en önemlisi iç huzurumuz var.Beni ve eşimi sabah yataktan kaldırmaya yetecek kadar enerjimiz,gülümseyebileceğimiz çok neden.
ŞÜKÜRLER OLSUN..

Küçük şeyler,büyük mutluluklar...

Küçük şeyler ama büyük mutluluklar.Bu sabah geldi özenli kutusunda güzel paketleriyle,sabırsızlıkla açtım çok merak ediyordum zira deryaya sadece ne hayal ettiğimi söyledim oda hayalimi gerçekleştirdi.Çok mutlu oldum,tertemiz işçilikli harika şirin ve sevimli şeyler elimdekiler.Tekrar teşekkür ediyorum:))şimdi yeni bir başlangıç yapacağım yeni evimde işimde kullanacağım aksesuarları da sabırsızlıkla bekliyorum artık çoğunu yerlerinde görürsünüz..şimdi merak ediyorsanız derya kim diye?birTIIIIIIIIKKKKKKKK yeter,hayal dünyasında gezinin bence:)))

23 Mart 2012 Cuma

Mutluluk sen onu aramazken bulduğun şeydir...

Yaşamı anlatmak mı istiyorsun?onu ancak yaşayarak anlatabilirsin..gerçekten söylemeye değecek bir şeyin varsa söyle.YOKSA SUS...






(resimler hafta sonu için gittiğimiz marmaris azmakbaşından..mutlu hafta sonlarınız olsun..)

16 Mart 2012 Cuma

HAYIR DOSTUM....

Sevgiye inan. Bir ızdırap kaynağı olsa bile.


Kalbini kapama.

Hayır dostum, sözleriniz karanlık anlayamıyorum.

Gönül, bir gözyaşı yahut bir melodiyle

teslim olmak için yaratılmıştır, sevgilim.

Hayır dostum, sözleriniz karanlık anlayamıyorum.

Sevinç, bir damla şebnem gibi narindir, gülümseyerek ölür.

Fakat elem sağlam ve dayanıklıdır.

Bırak gözlerinde elemli bir aşk uyansın.

Hayır dostum, sözleriniz karanlık anlayamıyorum.

Lotüs çiçeği, güneşte açılıp ölmeyi,

gonca halinde ebedi bir kış yaşamaya yeğler.

Hayır dostum, sözleriniz karanlık anlayamıyorum.
R. Tagore

Bir önceki yazımda Allerjiden bahsetmiştim..Allerji bu sefer kuçuk kızımı yıktı ama geçemedi,dün hastaneye yatırmak zorunda kaldık çok fazla su kaybetmişti Aydında yalnız olduğum için ırmakta okul çıkışında hastaneye geldi.Mustafanın acil ameliyatı çıktı kızlar hastanede çıldırdı!!mecburen berruyu kolunda serum eve getirdik Mustafa ve amcası evde tedaviye devam ettirdiler.Sabaha kadar sorunsuzdu herşey planımızda sabah tekrar hastaneye götürecektik fakat evde kalmayı tercih ettik şimdi evde kolunda serum prensesler gibi yatıyor.Daha iyi babamız eve gelip ilaç veriyor kontrol ediyoruz.
Ama bugün öyle birşey olduki! biraz önce okuldan aradılar Irmak benimle konuşmak istemiş bana tel.
...anne berruş nasıl serum çıktımı? diye sordu..merak etmiş arattırmış..Annelik öyleki ağlamaya başladım benim kızım büyümüş kardeşini aramış.ABLALIK böyle bişi herhalde.Büyüyorlar birbirlerine daha farklı bağlanıyorlar arada birbirlerini hırpalasalarda:))bazen birbirleriyle oyun oynarken gözlerine kilitleniyorum masum sevgi dolu bakışlarına...şükürler olsun!!benimde Ablalarım var,anne gibi şefkatli sevgi dolular,herşeyden herkesden farklı!SAMİMİ GÜVEN DOLU..İyiki varlar,inşallah kızlarımda benim yaşadığım güven ve sevgi duygularını birbirlerinde bulur...

8 Mart 2012 Perşembe

Gıda allerjisi olan iki kızım bu hafta yine sancılandı.Zor bir süreç yaşadığımız. Evde okulda dışarıda tedbirli olduğumuz hep beraber markete bile gidemediğimiz zor süreç.Kızlarımın bana her yediğine ''anne benim buna allerjim var mı?''dediği her an bitiyorum:( ama çoğu zamanda şükürler olsun,biz bunu aşabiliyoruz diyorum.Daha zor süreçler yaşayanlar var.Geçecek inanıyorum,yeneceğiz yenmesekte yaşayabiliyoruz ya...şükür olsun.Şimdi yaz geliyor ya ondan bu kadar yine sarsılışım.Dondurma,çilek mevsimi .doğumgünleri yaklaşıyor.Çözüm buluyorum başlarda çok zorlanmıştım şimdi herşey evde yapılıyor okula götürülüyor dışarıda balık ve tavuk yiyorlar sadece,şimdi tek korkum bu gıdaları çok tükettikleri için bıkmaları .Zamanımın çoğunu tarif aramakla geçiriyorum hiç bir ürüne restoranta aşçıya güvenmiyorum.Beni bir tek yaşayan anlar biraz büyük olsalar herşey daha rahat bir süreçte geçerdi.Çok küçükler,...


Bu resimi çok seviyorum onları COK SEVİYORUM..LİLİPUTLARIM BENİM...

5 Mart 2012 Pazartesi

İpek hanım Çiftliği










Bursadan annemle aydına döndük bir haftaya çok şey sığdırdık gittiğimiz yerlerden biride ablamın uzun zamandır internetten alış veriş yaptığı memnun kaldığını bilerek gittiğimiz İpek Hanım Çiftiğiydi nazilli ocaklar köyü mevkiinde şirin bir çiftlik hem de sağlıklı..İmkan varsa gidin yoksa mutlaka alışveriş yapın peynirleri yoğurdu sebzeleri egenin binbir çeşit otları bazlamaları yufkaları tereyağı güler yüzlü sıcacık çalışanları..asıl sahibi PINAR hnm.kızının ismini vermiş çiftliğe duyduğuma göre kimse şimdiye kadar Pınar hnm.görmemiş bizde göremedik:)Güneş kadar parlak çocuklar çalışanların torunları çocukları bir bakıyorsun elinde gözleme bir bakıyorsun mandalina yanakları pespembe gözleri ışıl ışıl..kızlarıda birdaha ki sefere götüreceğim.Sonuç kolilerle döndüm.Bir göz atın derim.

Kacamak..

Uzun zamandır günibirlik kacamaklar gelmeler gitmeler yeni yerler kesfetmeye calıştık iyide yaptık egede kesfedilecek soluksuz gezilecek o kadar yer varki!Mustafanın mesleği gereği sınırlarımız var acil bir durumda hemen hastaneye ulaşabilecek yerler olmalı gittiğimiz yerler.Gecen hafta sonu bu haftaki kacamağı planlamıştık gittiğimiz giriş yaptığımız odamıza yerleştiğimiz ilk saatte mustafa acil bir durum yüzünden yanımızdan ayrıldı.Gece gelebildi ertesi günde kahvaltımızı yapıp erkenden ayrılmak zorunda kaldık yine ben ve çocuklar kısada olsa keyifliydik Mustafa için git gel hastane yorgunluktan başka bir şey değildi.Bu hafta daha planlı acil durumdan uzak güzel bir kaçamak yaptık.Keyif ve huzur doluydu tek ihtiyacımız buydu!
ikinci cemre bugün toprağa düşmüş.Yaz gelsin artık...güneş içimizi ısıtsın bahçede keyif yapalım...

28 Şubat 2012 Salı

Bazı insanlar Bazen insanlar..

Eğer, bütün etrafındakiler panik içine düştüğü ve bunun sebebini senden bildikleri zaman sen başını dik tutabilir ve sağduyunu kaybetmezsen;




Eğer sana kimse güvenmezken sen kendine güvenir ve onların güvenmemesini de haklı görebilirsen;



Eğer beklemesini bilir ve beklemekten de yorulmazsan veya hakkında yalan söylenir de sen yalanla iş görmezsen, ya da senden nefret edilir de kendini nefrete kaptırmazsan, bütün bunlarla beraber ne çok iyi ne de çok akıllı görünmezsen;



Eğer hayal edebilir de hayallerine esir olmazsan,



Eğer düşünebilip de düşüncelerini amaç edinebilirsen,



Eğer zafer ve yenilgi ile karşılaşır ve bu iki hokkabaza aynı şekilde davranabilirsen;



ömrünü verdiğin şeylerin bir gün başına yıkıldığını görür ve eğilip yıpranmış aletlerle onları yeniden yapabilirsen;



Eğer bütün kazancını bir yığın yapabilir ve yazı-tura oyununda hepsini tehlikeye atabilirsen; ve kaybedip yeniden başlayabilir ve kaybın hakkında bir kerecik olsun bir şey söylemezsen;



Eğer kalp, sinir ve kasların eskidikten çok sonra bile işine yaramaya zorlayabilirsen ve kendinde ‘dayan’ diyen bir iradeden başka bir güç kalmadığı zaman dayanabilirsen;



Eğer kalabalıklarda konuşup onurunu koruyabilirsen, ya da krallarla gezip karakterini kaybetmezsen;



Eğer ne düşmanların ne de sevgili dostların seni incitmezse;



Eğer aşırıya kaçmadan tüm insanları sevebilirsen;



Eğer bir daha dönmeyecek olan dakikayı, altmış saniyede koşarak doldurabilirsen;



Yeryüzü ve üstündekiler senindir



Ve dahası…

17 Ocak 2012 Salı

Geç kaldım...

 Geç kalmış olsamda yazabiliyorum ya ŞÜKÜR:)
 Yeni bir yıla girerken...
 Evimize tat gelsin diye...
 Yüzümüzü güldüren detaylar...
 El emeği...
 Enfes tadımlıklar..
 Enfes fıstıklarım...
 Teyzesinin hediyelerini alınca...
 Şirinlik abidesi...
 Yeni yılın ilk günü İzmir Efes ŞİRİNCE Köyü...(şaşkın ırmağım çizmesi ters ve kabul etmiyor:))
 Şirincede taçlandırdığım kızım...
 Şirince..
Çocuklar Gülsün Diye...AYDIN/GEREMENCİK...
      17 günü azda olsa özetledim,hastalıklar yine yakamızı bırakmadı sırayla...anca kendimize kendime geldim.çoğu tel.fotosu çokça net değil koyamadıklarımda var..kızların partileri,evdeki atolye çalışmalarımız,vs.GEÇ KALDIM ama yetiştim...kalın saglıcakla..